Boğaziçi’nde Hukuk İşlemiyor

Boğaziçi üniversitesinde sendikal suç işleniyor. Sendikal faaliyet sürdürülmesine kayyum engeli… Bugün nöbet eylemine devam edildi. Boğaziçili akademisyenler, bugün (17 Aralık) direnişin 348’inci, nöbetin 235’inci gününde bir kez daha “Kayyumluk” binasına sırtlarını döndü. Akademisyenler nöbetlerinin 235. gününde de “Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi. Öğrenciler de yaptıkları eylem öncesinde akademisyenlerin nöbetine pankartlarıyla katıldı. Akademisyenler ayrıca her cuma günü […]

Boğaziçi üniversitesinde sendikal suç işleniyor. Sendikal faaliyet sürdürülmesine kayyum engeli…

Bugün nöbet eylemine devam edildi. Boğaziçili akademisyenler, bugün (17 Aralık) direnişin 348’inci, nöbetin 235’inci gününde bir kez daha “Kayyumluk” binasına sırtlarını döndü. Akademisyenler nöbetlerinin 235. gününde de “Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi. Öğrenciler de yaptıkları eylem öncesinde akademisyenlerin nöbetine pankartlarıyla katıldı. Akademisyenler ayrıca her cuma günü olduğu gibi bugün de haftalık basın açıklamalarını yaptı. 50. haftanın basın açıklamasında akademisyenler şunları söyledi:

“Bugün 17 Aralık Cuma. Nöbetimizin 235., direnişimizin 348. günündeyiz. Sizlere halen basının alınmadığı, çevresinde polisin ağır silahlarla devriye gezdiği, her köşesinin kameralarla, özel güvenlik güçleri ve sivil polislerce denetlenmeye çalışıldığı, girişlerine yüksek demir parmaklıkların yerleştirildiği kampüsümüzden sesleniyoruz.

Tüm Türkiye’de liyakate dayalı, özgür ve özerk bir üniversite ideali için sürdürdüğümüz direnişimiz, birinci yılını doldurmak üzere. Bu süre boyunca, bir yandan bir kamu araştırma üniversitesi olmanın gerektirdiği gibi, öğrencilerimize nitelikli bir eğitim sunmaya, akademik çalışma ve araştırmalarımızı yapmaya, bilimsel, kültürel ve toplumsal değer üretmeye devam ediyoruz. Diğer yandan gayrimeşru rektörler ve yönetimlerinin, üniversitemizin kurumsal kimliğini, demokratik idari yapısını ve akademik niteliğini hedef alan, haksız ve hukuksuz uygulamalarına karşı mücadele ediyoruz. Üniversitemizin tüm bileşenlerinin % 95’inin ret oyu verdiği, göreve geldiğinden beri türlü hukuksuzluklara imza atan, anayasal protesto hakkını kullanan hocaları ve öğrencileri savcılığa şikayet eden gayrimeşru rektör Naci İnci ve yönetimi, kuruma her gün yeni bir zarar veriyor.”

Sendikal suç işleniyor: sendika temsilcisinin işyerine girişi engelleniyor!

Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi ve Eğitim Sen işyeri temsilcisi Can Candan’ın kayyum rektörlerin emriyle üniversiteye alınmaması, Güney Kampüs kapısında KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil’in de katıldığı basın açıklaması ile protesto edildi.

KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil’in de katıldığı basın açıklaması ile protesto edildi. Şükran Kablan Yeşil şunları söyledi.

“Kayyum zihniyeti, antidemokratik uygulamalar burada da karşımıza barikatlarla çıktı. İşyeri temsilcimiz Can Candan’ın içeri girmesi engellendi. Biz buradan şunu soruyoruz. Bıkmadan, usanmadan, bu antidemokratik, hukuksuz, kafanıza göre uygulamalara ne zaman son vereceksiniz? Uluslararası sözleşmelerin, anayasanın, yasaların bize tanımış olduğu sendikal hak ve örgütlenmelerindeki bu barikatları nereye kadar devam ettireceksiniz? Bu neyin korkusudur ki, bu ülkede, bu üniversitede çağdaş, bilimsel, demokratik, özerk bir eğitimin önündeki bu engellemeleri nereye kadar devam edeceksiniz? Biz aslında bu sorunun da cevabını çok iyi biliyoruz. Çok iyi biliyoruz ve bunu en güçlü şekilde söylemeye de devam edeceğiz. Korkuyorsunuz, bizim haklı ve doğru oluşumuzdan korkuyorsunuz. Bilim üreten, demokratik, çağdaş bir eğitim üreten bu bilim yuvalarını kendi gerici zihniyetinizle dönüştürmeye çalışıyorsunuz. Ama bugün aylardır direnişte olan yere bakmayacağız diye, üniversitesine, geleceğine sahip çıkan gençler ve akademisyenler olarak buna izin vermeyeceğimizi bir kere daha söylemek istiyoruz. Sendikal hak ve özgürlüklerin önündeki bütün engellemeler son buluncaya dek bu mücadeleye devam edeceğiz.”

Söz alan Can Candan ise şunları söyledi:

Bugün KESK’ten ve Eğitim Sen’den sendikal faaliyet yürütmek için Boğaziçi Üniversitesi’ne geldik. Ben daha önce akademik faaliyetlerimi gerçekleştirmek için Boğaziçi Üniversitesi’ne alınmamıştım. Bugün de işyeri temsilcisi olmama rağmen sendikal faaliyetleri yerine getirmek için geldiğimde yine bir engellemeyle karşılaştım. Bir yıldır bunu söylüyoruz, biz kesinlikle kabul etmiyoruz bu tür uygulamaları ve haklarımızdan da kesinlikle vazgeçmiyoruz. Hep birlikte bugünlerin değiştiğini de göreceğiz ve özgür bir şekilde sendikal faaliyetlerimize her zaman olduğu gibi Boğaziçi Üniversitesi’nde de devam edeceğiz” (Kaynak sendika.org.)

Emek.org.tr

 

İlgini çekebilecek diğer içerikler