Müze Çalışma Grubu: “Antalya’nın kültürel belleği ve Cumhuriyet tarihimizin modern mimarlık mirası olan Antalya Arkeoloji Müzesi, bilimsel ve hukuki dayanaklardan yoksun bir raporla, toplumsal rıza alınmaksızın ve kamuoyundan gizlenerek yıkılmıştır..."
Falih Rıfkı ATAY: "923’te Ankara’ya geldiğimiz vakit, Hristiyan mahallesinden eser yoktu. …Ermeniler ve Rumlarla beraber hayat ve ‘umran’ denecek ne varsa hepsi sökülüp gitmişti… Benim ilk gördüğüm Ankara’nın medenilik adına nesi varsa hepsini yakıp kül etmiştik.” (Çankaya kitabından)
"Siyahlar ölünce insana dönüşüyordu. Ancak o zaman eşitlerdi beyaz adamla." Hazır Amerika ve onun tarihinden bahsetmişken, böylesi suçları ifşa eden eserlere, burada da ne kadar ihtiyacımız olduğunu bir kez daha anlamış oluyoruz.
İki aydır Müze Çalışma Grubu çatısı altında yıkımı durdurmak için mücadele veren emek ve meslek örgütleri ve Antalyalı duyarlı yurttaşlar dün geceden beri üzülerek yıkımı izledi. Antalya barosu yıkımın hukuksuz, usulsüz ve yasadışı olduğunu açıkladı.
"Kaş-Gerenlik koyu... Bu nefesi kesmeyin" diyerek mücadele eden çevreciler kazandı. İhale ikinci kez iptal edildi.
Sendikalar: "Kamu çalışanlarının ekonomik koşullar karşısında korunması, enflasyon farkının yanı sıra refah payı verilmesi ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için müzakerelerin güçlendirilmesi şarttır"
Antalya müzesi yıkılmasın. Proje ve yıkımın durdurulmasını; bilim, sanat ve kamuoyu taleplerini dikkate alarak yeniden projelendirmeyle müzemizin restore edilmesini, özellikle rant hesaplarının dışında tutulmasını önemsiyoruz.
700 binden fazla kamu işçisini kapsayan, 2025-2026 Dönemi Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü, grev erteleme yasağı gölgesinde sarı sendikalarla imzalandı.
Değişmek zor bir süreçtir fakat imkânsız da değildir. Değişimi etkileyen birçok faktörden söz edilebilir. Bunlar arasında, kişilik yapısı, aile yapısı, çevre, olumlu ya da olumsuz yaşam olayları sayılabilir.
Antalya'da 13 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Müze Çalışma Grubu; müze yıkım kararın bilimsel ve hukuki temellerden yoksun olduğunu savunarak, yıkımın derhal durdurulmasını ve yapının korunmasını talep etmektedirler.