Soma maden faciasında kamu görevlileri yargılanıyor

Yarın Soma maden faciasında ihmali bulunduğu iddia edilen kamu görevlilerinin yargılanması yapılacak. 29.04.2025 günü karar mahkemesi görülecek.

Yarın Soma maden faciasında ihmali bulunduğu iddia edilen kamu görevlilerinin yargılanması yapılacak. 29.04.2025 günü karar mahkemesi görülecek.

 

Avukatlar ve madenci yakınları ve sendika, yarınki karar mahkemesi duruşmasına katılım yapılarak destek istedi.

Ne olmuştu?

13 Mayıs 2014 yılında yaşanan maden faciasında sorumlu görülen 28 kamu görevlisi hakkında yargılanma talebi enerji bakanlığı ve çalışma bakanlığı tarafından izin verilmeyerek engellenmeye çalışılmış, ancak Anayasa mahkemesine yapılan başvuruda yargılamanın önü açılmıştı. Ancak dava  dosyası Soma savcılığında 3 yıl bekletildikten sonra dava açılabilmişti.

Yapılan yargıda bir ceza çıkmayacağı ve zaman aşımı konusunun gündeme geleceği beklentisi söz konusu.

Manisa’nın Soma ilçesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla ilgili 28 kamu görevlisinin yargılandığı davada, duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı, sanıklar hakkında görevi kötüye kullanma suçundan ceza verilmesini istedi. Hayatını kaybeden madencilerin avukatı, mütalaayı, “sanıklar için ödül” şeklinde niteleyerek, “Bu suçun alt sınırı 6 ay, üst sınırı iki yıl. Zaman aşımı gündeme gelecek bu bilinen bir şey” dedi.

Bağımsız Maden İş sendikası avukatlarından Mürsel Ünder,  o tarihte şu açıklamayla yapılan yargının içeriğini deşifre etmişti.

“İş cinayetlerindeki cezasızlık kültürü artarak devam ediyor”

“Soma katliamının ilk aşaması olan katillerin ve işveren vekillerinin yargılanmış olduğu dosyadaki hukuki garabetleri tüm Türkiye toplumu gördü. Cumhuriyet tarihinde eşine az rastlanacak şekilde bir garabetle yargıya sermayenin korunup kollandığı bir pratiğini en üst düzeyde Yargıtay üyelerinin hızlı bir şekilde değiştirilmesi ile görmüş oldu. Sermayeye kol kanat geren bir pratikti. İkincisi ise kamu görevlilerine patronlara kol kanat germiş olan kamu görevlilerinin yargılanması ile ilgili başta, bunların yargılanmaması gerektiği kusurunun olmadığına ilişkin bir değerlendirme vardı. Bu itirazlarımız Anayasa Mahkemesi’nden döndü. Döndükten sonra da sermayeye kol kanat germe cezasızlık kültürünün kararlarının uygulandığı 2 yıl boyunca bu dosyada hiçbir işlem yapılmadı. Aileler taraf olarak görülmedi. Bizler UYAP sisteminde savcılık soruşturmasının ne alemde olduğunu göremedik.

Bugün istenilen cezaları göz önünde bulundurduğumuzda yargıda patronlara kol kanat geren bürokratların, kamu görevlilerini kollayan ceza verilmemesini gerektiren altyapıyı dinlemiş olduk. Hem emsal yargı kararlarından hem uluslararası sözleşmelerden defalarca bahsettik. Fakat iktidarın sermayeyi sevme ve sermayeyi koruyan ve kollayanlara kol kanat uygulaması, hukukçular için dediğimiz iş kazaları ve iş cinayetlerindeki cezasızlık kültürü artarak devam ediyor. Uluslararası hukuk anlamında ve ülkemiz açısından korkunç derece kararlar. Tüm toplum kesimlerinin, toplumsal muhalefetin karşı durması gerekir. Biz Soma katliamında yeterince etki yaratamadığımızdan dolayı Türkiye toplumu olarak ondan dolayı Amasra oluyor, Zonguldak oluyor, İliç oluyor, Kartalkaya oluyor bu cezasızlık kültürüne insani vicdani hukuki olarak tüm taraflardan karşı çıkması tarafından yargı pratiği ile karşı karşıyayız. Sonuçta hem aileleri, Türkiye toplumunu hem ailelerin avukatını bizlere pışpışlamak amacıyla yapılan göstermelik bir yargıyla karşı karşıyayız. Adalet mücadelemiz, adalet talebimiz Soma katliamındaki gerçek sorumluların yargılanacağı, cezalandırılacağı güne kadar yapılabilecek tüm itirazları yapacağız.”

Yine o günlerde basında yer alan ilginç açıklamalardan birini de madenci oğlunu yitiren dernek başkanı yapmıştı.

“Kamu görevlilerinin de suçu var”

Faciada oğlu Uğur Çolak’ı yitiren, Soma 301 Madenciler Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmail Çolak ise şöyle konuştu:

“10 yılı aşkındır verilen hukuk mücadelesinde bilindiği üzere kamu görevlilerinin yargılandığı davanın bugün dördüncü duruşması. Savcı beyin verdiği mütalaa bugün için kabul edilebilir mütalaa değil. Mütalaanın sonunda bir ceza çıkmayacağını, çeşitli nedenlerden dolayı zaman aşımına gireceğini düşünüyoruz avukatlarımız da öyle açıkladı. Bu insanların adil yargılanmadıklarını, bu olayın sıcaklığıyla özellikle Enerji Bakanlığı’na suç duyurusunda bulunmuştum bireysel olarak, o zaman için avukat Can Atalay’a vekalet verdim. Bu kamu görevlilerinin de suçu var, bunların da yargılanmasını istiyoruz. Bunların hakkında suç duyurusunda bulunmuştuk. Zamanın Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın bana verdiği cevap şuydu; ‘Benim bürokratımın Soma maden katliamında suçu yoktur. Sorumluluk tamamen Soma A. Ş’dedir’. Şu yargılanan müfettişleri koruma altına alarak Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı bozması ile burada yargılanmasının önü açıldı. 301 kişinin ölümünden onların da sorumlu olduğunu biliyoruz ve iddia ediyoruz.”

Yarın gerçekleşecek olan duruşmada karar çıkması beklenirken sosyal medya üzerinden madenci yakınları ve  ilgili kurumların ve yurttaşların mahkeme salonuna gelerek davanın takibini isteyen çağrı yapıldı.

emek.org.tr

İlgini çekebilecek diğer içerikler

0 yorumlar