Kapitalizm ve Corona salgını işçileri öldürüyor: Nisan ayında en az 220 işçi yaşamını yitirdi.
İSİG Meclisi Nisan ayına ait iş cinayetleri raporunu açıkladı. Raporda Covid hastalığının “meslek hastalığı”, salgın kaynaklı ölümlerin ise “iş cinayeti” olarak tanımlanması gerektiğini açıkladı.
Mart ayı raporundaki tanımlamayı anımsatarak ulusal ve uluslararası emek hareketinin de aynı yaklaşım içinde olduğu şöyle vurgulandı: “Başta sağlık emekçileri olmak üzere, evden çalışanlar dahil faal işçilerin” SARS-Cov-2 virüsü ile bulaşma sonucunda maruz kalacakları Covid-19 Hastalığını, iş kazaları sonucu gelişen ölümcül seyirli mesleki bulaşıcı hastalık, ölümleri de iş cinayeti olarak değerlendiriyoruz…
Bu noktada uluslararası sendikal hareketten de benzer bir çağrı geldi. Küresel sendikal federasyonlar sermayenin ve devletin sorumluluklarını belirtip Covid-19’un işçiler için meslek hastalığı sayılması ile ilgili bir deklarasyon yayınladılar, işçi ve ailelerinin korunması konusunda adımlar atılması gerektiğini belirtip en riskli meslek gruplarını sıraladılar.
Yine Türkiye’nin önemli işçi sınıfı hukukçuları da yaptıkları açıklamalar da Covid-19’un iş kazası/meslek hastalığı olduğu hususunun altını çizdiler.”
Covid-19 Salgını Döneminde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ile ilgili ikinci raporun mayıs ayı ortasında yayınlanacağı açıklandı. Covid-19 kaynaklı iş cinayetleriyle ilgili şu iki önemli noktaya dikkat çekildi:
“1- Nisan ayında tespit edebildiğimiz Covid-19 nedenli en az 103 işçi yaşamını yitirdi. Daha fazla kaybettiğimiz arkadaşımız olabilir ancak bilgilere ulaşmak çok zor. Yine bu ölümlerle bağlantılı olarak kaybettiğimiz işçi ailelerini de düşündüğümüzde “Covid-19’un giderek bir işçi sınıfı hastalığı haline geldiğini” söyleyebiliriz. Çünkü “üretmeye mecburuz” anlayışıyla çarklar dönmeye devam etti ve işçiler evde kalamadılar.
2- Türkiye’de 60 yaş altında Covid-19 kaynaklı birçok işçi ölümü yaşandı. Geçen ayki raporumuzda bu nedenle ölen emekçilerin yaş ortalamasının 51 olduğunu belirtmiştik. Bu durum işçiler içinde kronik rahatsızlıkların çok yaygın olduğunun bir göstergesidir. Şeker, tansiyon, kalp rahatsızlıkları başta olmak üzere insanlarımızda kronik rahatsızlıklar 40’lı yaşlarda başlamaktadır. Emeklilik tartışmasını yaparken bu durum bir kez daha göstermiştir ki emeklilik yaşı ve prim gün sayısı düşürülmelidir.”
Sonuç olarak; Nisan ayında büyük işyerlerinde birden fazla işçinin hastalanması, salgının yayılmasına yol açtığı halde hala işyerlerinde çalışmanın durdurulmaması Türkiye işçi sınıfının sağlığını göz göre göre tehlikeye atmış; “Hepimiz aynı gemideyiz” söyleminin tersine pandemi sürecinin sınıfsal boyutunu açık olarak ortaya koymuştur…
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Raporunda bazı veriler şöyle açıklanmıştır:
Nisan ayında 220 iş cinayeti yaşandı: Ölümlerin %47si Covid19 kaynaklı
- İş cinayetlerinin aylara göre dağılımına baktığımızda Ocak ayında en az 114 işçi, Şubat ayında en az 133 işçi, Mart ayında en az 113 işçi ve Nisan ayında en az 220 işçi yaşamını yitirdi.
2020 yılının ilk dört ayında iş cinayetlerinde en az 580 işçi arkadaşımızı kaybettik…
- 220 emekçinin 176’sı ücretli (işçi ve memur), 54’ü kendi nam ve hesabına çalışanlardan (çiftçi ve esnaf) oluşuyor…
- Ölenlerin 14’ü kadın işçi, 206’sı erkek işçi. Kadın işçi cinayetleri tarım, tekstil, büro, enerji, sağlık ve konaklama işkollarında gerçekleşti…
- Dört çocuk işçi can verdi. Çocuk işçi cinayetleri tarım işkolunda gerçekleşti…
- 51 yaş ve üstünde ise çalışırken ölen 82 emekçi bulunuyor: Çiftçi ve esnaflar ile tarım, gıda, maden, tekstil, ağaç, basın, büro, eğitim, çimento, inşaat, taşımacılık, sağlık, konaklama, güvenlik ve belediye işçileri…
- Nisan ayında 8 göçmen/mülteci işçi yaşamını yitirdi, 5’i Suriyeli, 1’i Afganistanlı, 1’i Bulgaristanlı, 1’i Türkmenistanlı…
- Ölen işçilerin 16’sı sendikalı. Sendikalı işçiler kimya, deri, eğitim, büro, metal, inşaat, taşımacılık, sağlık, güvenlik ve belediye işkollarında çalışıyordu.”
emek.org.tr