301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma Katliamının dördüncü yılında, İstanbul ve Soma’da gerçekleştirilen eylemlerde adalet talebi dile getirildi. AKP iktidarının iş cinayetleri karşısında sergilediği kaderci anlayış, özelleştirme ve maden sektöründe izlediği politikalar eleştirildi.
Eylemlere Soma faciasında hayatını kaybeden işçi aileleri, emek örgütleri, meslek örgütleri, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri katıldı.
İstanbul’da basın açıklaması
İstanbul’da emek ve meslek örgütleri temsilcileri katliamı ve adaletsizliği protesto etti. (Fotoğraf emekorgtr)
İstanbul’da Taksim Tünel’de sendika, meslek örgütleri ve demokratik kitle örgütleri temsilcilerinin katıldığı basın açıklamasında, madencilik sektörü çalışma koşulları eleştirilirken, yıllardır süren yargılamada adaletin gerçekleşmediği vurgusu yapıldı. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Cevahir Efe Akçelik, basın açıklaması konuşmasında, katliamdan Soma Kömür İşletmeleri AŞ, Türkiye Kömür İşletmeleri, MİGEM, ETKB, ÇSGB ve hükümetin sorumlu olduğunu açıkladı.
Esenyurt’ta ise bir grup işçi Soma katliamı 4.yıldönümünde anma gerçekleştirdi.
Soma mitinginde AKP ve patronlar sorumlu tutuldu
Soma’da, Soma Kömürleri AŞ’ye ait Eynez Maden Ocağında 13 Mayıs 2014’te yaşanan ve 301 işçinin yaşamını yitirdiği katliamın yıl dönümünde “Soma İçin Adalet Türkiye İçin Adalet” mitingi düzenlendi. Mitingi, Soma 301 Madenci Aileleri Derneği, Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikalar Konfederasyonu (KESK) ve siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri ortaklaşa düzenledi. Mitingte, Manisa’nın yanı sıra, İzmir, Aydın ve Balıkesir’den yoğun bir şekilde katılım oldu.
Soma’da yapılan “Soma İçin Adalet Türkiye İçin Adalet mitingi”, Ege Linyitleri İşletmesi Müdürlüğü (ELİ) Soma Şubesi önünde başlayan yürüyüşle başladı. Madenci ailesinin yaptığı “Acıları Bal Eyledik Yanan Nefeslerle. Somalılar Sizleri Özler Susmayan Nefeslerle” pankartı taşındı.
Ege Üniversitesinden güvenlik soruşturması ile çıkarılan Genel İş 7 Nolu üyesi taşeron işçiler “Somanın Ateşi Katilleri Yakacak” ve “İş Cinayetlerine Son” dövizleri ile yürüdü.
TMMOB üyeleri “Kar Hırsına İşçi Cinayetlerine İş Katillerine Tamam” pankartı açarken maden bölümü öğrencileri “Sizin Attığınız Tekme Bizim Yüreğimize Geldi. Atılan Son Tekmeyi UnuTAMAM” pankartı ile yürüdü.
‘BİZ BİTTİ DEMEDEN BU DAVA BİTMEYECEK’
Soma Madenci Anıtı önünde gerçekleşen saygı duruşundan sonra, madenci aileleri adına konuşma yapıldı.
Soma 301 Madenciler Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmail Çolak, “Soma faciası alınmayan önlemlerin ve formalite denetimlerin sonucu, işçinin sağlığı ve güvenliğinden çok çıkarılan madenin tonunun önemsendiği çalışma koşullarında ve göz göre göre gerçekleşmiş bir katliamdır. 4 yıldır adalet arayışımız sürüyor. Karar aşamasına gelen davada her türlü baskı ve zorbalığa şahit olduk. Dava süreci yukarıdan müdahalelerle çarpıtılmaya çalışılıyor. Gerçek suç örtbas edilmeye çalışılıyor. Dün olduğu gibi bugün de davamızın peşindeyiz. Ve biz bitti demeden bu dava bitmeyecek” dedi. Katliamın sorumluları ise dernek başkanı tarafından şöyle ifade edildi:
“Bizler Soma’nın, Ermenek’in, Şirvan’ın nedeni biliyor, sorumlularını tanıyoruz. Sorumlular işçisinden önce çıkarılan madenin tonunu hesaplayan patronlardır. Sorumlular kamusal denetimle yükümlü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maden İşleri Genel Müdürlüğü, Enerji ve Tabii Kaynaklar Genel Müdürlüğüdür. Sorumlular 301 canımızın ardından sahte gözyaşları döküp verdikleri sözleri tutmayanlardır. Sorumlular maden kazalarına ‘fıtrat’ diyenlerdir. Sorumlular iş güvenliği tedbirlerini yerini getirmeyenlerdir. Sorumlular iktidarlarını işçi kanıyla sulayanlardır, iktidardır.”
Madencilik sektöründe izlenen temel politika ve uygulamaları eleştiren Soma 301 Madenciler Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmail Çolak, “İş sağlığı ve güvenliğinin alınmadığı her ocak yeni Somalara, yeni Şirvanlara gebedir. 4 yıldır inatla söylüyoruz; madenler kamulaştırılmalı, taşeron çalışma yasaklanmalı ve iş sağlığı ve güvenliği zorunlu hale getirilmelidir. 301 rakam değil, bir avuç kömür için bir ömür verenlerin simgesidir dostlar. Bizler de aileler olarak bu katliamın sorumluları hesap verene dek, işçi sağlığı ve işçi güvenliği önlemlerinin alındığı güvenceli bir geleceği inşa edene dek mücadele etmeye devam edeceğiz. Adalet talebimizi haykırmaktan geri durmayacağız” dedi.
Mitingde siyasi parti başkanları ve temsilcileri, DİSK, KESK, TMMOB temsilcileri ve ailelerin avukatları da söz aldı. Sendikalar, meslek örgütleri adına yapılan konuşmalarda maden sektöründe kamulaştırma politikasının izlenmesi, katliamlar nedeniyle adalet sağlanması talebi sıklıkla dile getirildi.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce: “Soma’daki tekme atma olayı var ya o tekme. O benim ciğerime oturmuştu. O tekme yiyen çocuğa burada iş vermediler. O tekme atandan hesap sormazsam, namerdim. Madenler devlette iken bu kadar iş cinayeti olmazdı ancak son yıllarda ise 21 bin işçi, bunun bin 672’si madende yaşamını yitirdi. İnsan hayatı bu kadar ucuz değil. 4 yıldır davalar sürüyor. Hâlâ sonuçlanmamış, hâlâ tazminatlar ödenmemiş yazıktır, günahtır. Her şeye para buluyorsunuz da Soma’ya mı bulamıyorsunuz? Size söz. Bu ülkede barışık olacağız, ekonomik olarak büyüyeceğiz ve adil olarak bölüşeceğiz. Hukukun üstünlüğü egemen olacak.” Diyerek, duygu ve düşüncelerini ifade etti.
DEMİRTAŞ: ADALET ARAYIŞINI SONUNA KADAR TAKİP EDECEĞİZ
HDP’nin Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, Soma Katliamı’nın yıldönümünde yolladığı mesajında, “Katliamla ilgili adalet arayışını sonuna kadar takip edeceğimizin sözünü veriyorum” dedi.
Demirtaş’ın katliamla ilgili gönderdiği mesaj şu şekilde:
“Türkiye’de emekçilerin yaşam hakkının korunması ve çalışma koşullarının güvenli hale getirilmesi AKP iktidarının öncelikleri arasında hiçbir zaman olmadı. AKP’nin önceliği her zaman rant ve kâr hırsı oldu. AKP iktidarı işçilerin canı pahasına, sermayenin tarafında olmaya devam etmiş, işçi cinayetlerine davetiye çıkaran politikalar üretmiştir. Bu politikalar neticesinde AKP iktidarı süresince maalesef 21 binden fazla emekçi yaşamını yitirmiştir.
İşçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda anayasal ve yasal mevzuatın yenilendiği, işçi katliamlarının pratikte önlendiği bir emek düzenini madenlerdeki işçiler, çiftçiler, fabrikalarda sömürülen emekçiler ve tüm emek örgütleri ile birlikte hayata geçirebileceğimize inanıyorum. Soma Katliamında yaşanan acıları unutmadığımızın ve yakınlarının acısını halen içimizde hissettiğimizin bilinmesini istiyorum. Soma Katliamı’nda yaşamını yitirenleri tekrar saygıyla anıyor, bu katliam ile ilgili adalet arayışını sonuna kadar takip edeceğimizin sözünü veriyorum.”
emek.org.tr