Yıkımların acısı ve öfkemiz NEWROZ alanlarında

Korkunç can kayıplarına ve yıkımlara rağmen, zulümler ve yalanlar karşısında yılgınlığa ve umutsuzluğa düşmeyen Halklarımız Newroz meydanlarındaydı!

Emeğin Sözü:

Deprem ve sel felaketi, yitirilen canlar ve halen süren enkaz zulmü…

Acılıyız! Öfkeliyiz! Halklarımızın birliği ve birlikte mücadelesi için, Newroz kutlu olsun! Newroz piroz be!

Yaşamlarını çadırlarda ve konteynerlerde, yoksunluklar içerisinde sürdürmek için insani yardım ve destek bekleyen binlerce insan…

Can kayıplarını, acılarımızı ve yıkımları daha az seviyelerde tutmak mümkündü… Olmadı!

Bu rantçı sitemde ve bu iktidar zamanında mümkün olmazdı Zaten! Önceki felaketlerin hangisinde önlem alabildiler ve umut oldular ki!

Açıktan rant devşirmeye devam ettiler…

Kapitalizmin ve AKP iktidarının rantçı politikaları bu kayıpların akıl ve bilim dışı sayılarda ve acılarla yaşanmasını getirdi. Hiçbir şey olmamış gibi kader ve helalleşme edebiyatıyla, sorumluların sorumsuzluklarına devam ettiklerine ve duyarsızlıklarına şahit oluyoruz.

Halkın aklıyla alay ediyorlar. İnsanlık değerlerini yok sayıyorlar! Tarihin hiçbir döneminde bu derecede bir pişkinlik, yüzsüzlük utanmazlık görülmedi. Bilim sınırlarını zorlayan, insanlığı yerlerde süründüren bir zulümle karşı karşıyayız!

Korkunç sayılardaki can kayıplarına ve yıkımlara rağmen, zulümler ve yalanlar karşısında yılgınlığa ve umutsuzluğa düşmeyen Halklarımız Newroz meydanlarındaydı! Direniş ve mücadele alanlarındaydı…

Kötülüklere, yoksulluklara, açlığa, felaketlerde mal ve can kayıplarının önlenmemesi karşısında isyanlarını, öfkelerini ortaya koydular. Çok değerli bir dayanışma gösteren emekçi halklarımız, Newroz meydanlarında birlikte ve omuz omuza olmanın önemini bir kez daha gösterdiler.

Newroz meydanlarında kararlılıkla ifade edildi:

“Yasımızı, öfkemizi Newroz ile bütünleştiriyoruz” diyerek depremde yaşanan ölüm ve yıkımlara dikkat çekildi. “Bu seneki Newroz ateşini yaşamını yitiren yurttaşlarımız için harlıyoruz” denilen bir konuşma metninde, iktidarın deprem sonrası insanlık dışı kötü tutumları öfkeyle eleştirildi.

Yaşanan deprem, sel, erozyon, orman yangınları ve grizu patlamalarının “kader” değil iktidarın bilinçli politikalarının sonucu olduğu belirtilen metinde, “Siyasi iktidar doğa karşıtı, canlı karşıtı, kapitalist barbarlığı kutsayan politik tercihleri ile doğamızı ve yaşam alanımız talan etmektedir. Bizler antiemperyalist, antikapitalist mücadeleyi yaygınlaştırarak, bu saldırıları püskürtebiliriz” denildi.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan şunları söyledi: “Newroz; Zalimlere, kötülüklere, baskılara, şiddete, hukuksuzluklara karşı Türkiye halklarının, tüm kimliklerin bir arada sesini yükselttiği gündür. Newroz bu ülkeyi yönetenlere mesajımızın verildiği gündür. Savaş ve tecrit politikalarına karşı çıktığımız ve gücümüzü gösterdiğimiz gündür. Newroz diriliş, barıştır. Çözümün diyalogdan geçtiği gündür. Bugün Newroz’u bayram havasında karşılayamadık. Deprem ve sel felaketiyle büyük acıların yaşatıldığı günlerden geçiyoruz. Enkaz altında kalanların öfkesinin olduğu bir dönemdeyiz. Bu yılki Newroz, buruk, acı ve öfkelidir. Depremde yaşamını yitirenlere adanmıştır.”

Katılmamak mümkün mü?

Biliyoruz ki, Halklarımızın acıları son bulabilir ve demokratik toplumsal koşullara, insanca yaşam koşullarına ulaşabilir!

Toplumsal yaşamın her alanında örgütlenir ve demokratik haklarımız ve insanca yaşam için birlikte mücadele eder, yan yana durursak…

Emek.org.tr

İlgini çekebilecek diğer içerikler