Kartal’da sistem çöktü! Çöküşün ve can kayıplarının sorumlusu kim?

“… O bina yasaldır. Ve o 8 kat, TBMM’de o yasallığı sağlayanların üzerine çökmüştür”. O yasallığı sağlayanların bir öz-eleştirisi, bir istifa haberi, bunlara yönelik bir soruşturma haberi henüz yok. Cumhurbaşkanı ve bazı bakanlar enkaz yerini gezdi. Bakalım korkunç olaydan sonra, bu olay yeri tespitlerinden sonra bu yönde adımlar atılacak mı? Örneğin mesleki ve kurumsal otorite […]

“… O bina yasaldır. Ve o 8 kat, TBMM’de o yasallığı sağlayanların üzerine çökmüştür”.

O yasallığı sağlayanların bir öz-eleştirisi, bir istifa haberi, bunlara yönelik bir soruşturma haberi henüz yok.

Cumhurbaşkanı ve bazı bakanlar enkaz yerini gezdi. Bakalım korkunç olaydan sonra, bu olay yeri tespitlerinden sonra bu yönde adımlar atılacak mı?

Örneğin mesleki ve kurumsal otorite olan TMMOB eleştirilerine ve önerilerine neden yanıt verilmiyor?

Kartal’da yaşanan faciadan kötü haberler gelmeye devam ediyor. 17 cansız bedene ulaşıldığı, yoğun bakım tedavisi görenlerin ve enkaz altında çok sayıda insan bedeninin bulunduğuna dair söylentiler var.

Kartal’da çöken sadece bir bina değil. Çökmeyle birlikte açığa çıkan gerçekler var. Nasıl bir çarpık kentsel yapılaşma içinde olduğumuzu ve rantçı kentsel dönüşüm politikaları, siyasal iktidarın payı, yerel yönetimin yolsuzluk ve insan yaşamına mal olan hatalı uygulamaları… çöküş tümünü ele veriyor.

En önemlisi de insan yaşamına değer verilmediği konusudur.

“… o bina yasaldır. Ve o 8 kat, TBMM’de o yasallığı sağlayanların üzerine çökmüştür”Sözleriyle aslında yaşanan facianın siyasal sorumlularını, kentsel dönüşüm yağmasını, rant ekonomisini de işaret ediyor Habertürk yazarı Fatih Altaylı.

Kaçak yapılaşma ve izin veren sorumluları ne yapıyor?

Kartal belediyesi bürokratik bir açıklama yapıyor. “İmar Barışı” olarak bilinen mevzuat kapsamında da hak sahipleri tarafından Yapı Kayıt Belgesi başvurusu bulunmaktadır” açıklaması, yapı denetiminde ciddi sorunların yaşandığı anlaşılıyor. Herhangi bir imar inceleme ve denetim soruşturmasından da söz edilmiyor.

Kendi sorumluluklarına ilişkin bir söz de yok. Bu sessizlik devletin tüm yönetici ve üst kurumlarına hakim durumdadır. Başlar önde “kader işte” anlayışıyla sergilenen yaklaşımlar…

Yani son dönemde başlatılan “imar barışı” olayında milyonlarca başvuru aynı şekilde denetlenmeden sadece vergi harçlarını ödeyerek kaçak’lıktan kurtuluyor. Yapı denetimi ve can güvenliği, güvenli konutlarda yaşama olayları önemsenmiyor.

TUTANAK YOK, CEZA YOK!

BELEDİYE: 2 KAT KAÇAK

Kartal Belediyesi de kazanın ardından yaptığı açıklamada binanın 2 kat-dört dairenin kaçak olduğunu bildirdi.

Kartal Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, binanın imar arşiv dosyası incelendiğinde 3194 Sayılı İmar Kanununun ilgili 32. ve 42. maddelerine göre ruhsatsız 2 kat ve 4 daire ile ilgili herhangi bir yıkım tutanağı veya para cezası uygulanmamış. 2017 yılına gelindiğinde binanın zemin katında bulunan dükkanın işletme ruhsatı bulunmaksızın gayrı kanuni bir şekilde çalıştığını tespit eden Kartal Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ve Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü ekiplerince bu dükkanın tutanak tutulmak suretiyle ilgili binada faaliyetine son vermesi sağlanmış.

İMAR BARIŞI BAŞVURUSU YAPILMIŞ, DENETİM YOK

Kartal Belediyesi, çöken binanın tartışma konusu olan ‘İmar Barışı’ kapsamına girip girmediği konusunda ise şu açıklamayı yaptı: “Bahse konu binanın 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında herhangi bir riskli yapı tespiti veya tespit başvurusu bulunmadığı, bunun aksine “İmar Barışı” olarak bilinen mevzuat kapsamında da hak sahipleri tarafından Yapı Kayıt Belgesi başvurusu bulunmaktadır”.

Sorumlular ne zaman hesap verecek acaba?

Yerel yönetim seçimlerinin yaklaştığı günlerde, barınma hakkı, imar politikaları ve yaşanan facilar, seçmenleri ve seçimde aday olanları çok yakından ilgilendiriyor. Barınma hakkı, konut sorunu ve kentsel yapılaşma konusu masaya yatırılmalıdır artık…İnsani boyutu ihmal edilmeden tabi…

emek.org.tr

 

İlgini çekebilecek diğer içerikler