Demokratik haklarını kullanarak hak arayan, insani olmayan çalışma koşullarının düzeltilmesini ve geciken ücretlerinin ödenmesini isteyen işçiler, eylem ve amaçlarıyla ilgisi bulunmayan “suçlarla” mahkemeye çıkarılmaya başladı.
Kötü çalışma koşullarını protesto ettikleri, insan haklarına ve yasalara uygun koşullarda çalışma talebiyle için iş bırakan işçilerden 24 işçi tutuklanırken, 19 işçi adli kontrol uygulamasıyla serbest bırakıldı.
Sorumlu şirket ve kötü çalışma koşulları uygulamaları hakkında herhangi bir soruşturma yapılmazken, şirket ve yetkililerinin çalışması devam ettiriliyor.
Hava limanı inşaatında yaşanan olaylardan sonra gözaltında tutulan yaklaşık 550 işçi mahkemeye çıkarılıyor. Bir kısmı serbest bırakılan işçilerden 15 i bu sabah erken saatlerde adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Gaziosmanpaşa (GOP) Adliyesi Sulh Ceza Hakimliği tarafından 28 işçiden ise 24’ü tutuklanmasına, 4’ünün ise adli kontrol uygulamasıyla serbest bırakılmasına hükmedildi.
“İşkence yapıldı” iddiası
Mezopotamya Haber Ajansının (MA) haberine göre avukatlarla görüşmelerinde işçiler, askerler tarafından gözaltına alındıktan sonra İstanbul Grand Eirport (İGA) güvenlik biriminde askerler tarafından kaba dayağa maruz kaldıklarını anlattı. Bazı arkadaşlarının 3 ayrı kelepçe ile kelepçelendiğini aktaran işçiler, İGA’da bazı işçilerin çok işkenceye uğradığını, “Vatan haini misiniz?” şeklinde hakaretlere maruz kaldıklarını aktardı.
Çalışma koşulları için iş bırakan işçiler ne ile suçlanıyor?
Çalışma koşullarının iyileştirilmesi amacıyla demokratik haklarını kullanan ve iş bırakma eylemi yapan gözaltındaki işçilere, “2911’e muhalefet”, “Çalışma hürriyetinin ihlali”, “Kamu malına zarar vermek”, “Halkı kin, nefret ve düşmanlığa tahrik etmek”, “Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması”, “Görevi yaptırmamak için direnme” suçlamaları yöneltildi.
Jandarma eşliğinde ikişerli gruplar halinde getirilen işçiler, “Direne direne kazanacağız”, “İnşaat işçisi köle değildir”, “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganlarıyla adliyeye girdiler. Jandarmalar ise işçileri engellemek için ağızlarını kapatmaya çalıştı.
Adliye önünde de çok sayıda sivil ve çevik kuvvet polisi ile jandarma ekipleri yoğun güvenlik önlemleri aldı.
Gözaltı sayısının fazla olması gerekçesiyle işlemlerin birden çok savcı tarafından yapıldığı öğrenildi. 43 işçinin de savcılıkta ifadesi alınmazken, işçilerden 15’inin adli kontrol uygulamasıyla serbest bırakılması, 28’inin ise tutuklamaları talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilmesi istendi. İşçilerin, “Kamu malına zarar verme”, “Polise mukavemet”, “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”, “İş ve çalışma hürriyetinin ihlali” iddialarıyla tutuklanmaları istendi. Savcı Ali Özgilik, tutuklama talebine gerekçe olarak “işçilerin jandarma baskını sırasında slogan atarak kolluk kuvvetinin müdahalesine engel olmaya çalıştıklarını” ve “Grup Direniş” isimli WhatsApp grubu oluşturmalarını gösterdi.
Savcı, adli kontrol talebine ise “kuvvetli suç şüphesi”, “kaçma şüphesi”, “delilleri yok etme şüphesi”, “tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı girişiminde bulunma şüphesi” iddialarını dayanak yaptığı bildiriliyor.
Adliye önünde bekleyen emek dostları ve işçi yakınları bekleyişlerini sürdürüyor.
emek.org.tr
