31 Mayıs 2013 yılında Taksim Gezi Parkı’nda başlayan ve tüm Türkiye’ye yayılan halk hareketi, 4’üncü yıl dönümüne girdi.
Gezi Parkı’nda başlayan ve emekçi halkların tüm kesimlerinin katıldığı halk hareketi, AKP hükümetinin izlediği dinci-gerici faşist toplumsal politikalara, baskı ve zulme karşı özgürlük, demokrasi, barış, eşitlik, insanca yaşam talepleri temelinde gelişmişti.
Kısa sürede birçok şehirde yayılan halk hareketi talepleri ve yaygınlığı, toplumsal iktidarı çok tedirgin etmiş ve korkutmuştu. Demokratik toplumsal taleplerle gelişen halk gösterileri, örgütsüzlük ve yoğun saldırılar sonucu sönümlenmişti.
Gezi halk hareketine karşı girişilen saldırılarda 11 kişi yaşamını yitirdi. 9 bine yakın yurttaşımız yaralandı. Binlerce insanımız kimyasal gazların etkisiyle yaralandı ve ciddi sağlık sorunları yaşadı. Birçok insanımız organını yitirdi. Binlerce insan hakkında soruşturma ve davalar açıldı. Halk kitlelerine saldırarak şiddet uygulayan, yaralanmaya ve ölüme sebebiyet veren kamu görevlilerine karşı göstermelik yargı yapıldı ve suçlular cezasız bırakıldı. Halka yönelik işlenen suçlara ve adaletsizliğe devam edildi.
AKP iktidarı, Gezi halk hareketi ve talepleri karşısında tarihsel saldırgan sınıf tavrını sergilemiştir. Binlerce polis-asker ve militarist güçler halka karşı yapılan bu saldırılarda yer alırken, yoğun kimyasal gazlar ve plastik mermileri, TOMA’lar kullanılmıştı.
Dönemsel olarak kendiliğinden de olsa halkın özgür ülke ve insanca yaşam temelinde gelişen demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü, doğanın korunması ve barış taleplerini içeren Gezi hareketi, halkımızın toplumsal kurtuluş mücadelesinde onurlu bir sayfa olarak tarihte yerini almıştır. Birçok yönüyle önemli toplumsal dersleri içeren Gezi’den başlayıp yayılan halk hareketi, halklarımızın toplumsal kurtuluş mücadelesine ışık tutuyor.
Bu süreçte yaşamlarını yitiren ve emeği geçen tüm Gezi direnişçilerini saygıyla anıyoruz.
emek.org.tr