Barolara üye binlerce avukat birçok ilde yaptıkları eylemlerle, AKP iktidarının baroları parçalayarak denetim altına almayı içeren “çoklu baro” sistemine karşı tepkisini koyarak tasarının geri çekilmesini istediler.
Dün Çağlayan Adliyesi’nde miting yapan avukatlar AKP tasarısını eleştirirken kararlılıkla mücadele sürdüreceklerini açıkladı. Barolar birliğinde yönetim kurulu üyelerinin tavırlarından sonra İstanbul mitinginde de TBB Başkanı Feyzioğlu’nun istifası istendi.
Adana’da polis engellemesine rağmen avukatlar eylemlerini gerçekleştirdi. Diğer illerde de avukatlar yaptıkları gösterilerde baroların ve avukatlık mesleğine yönelik baskı ve denetim altına alma çabasını protesto etti.
Baroların seçim sistemini etkileyecek ‘çoklu baro’ görüşmeleri süreci TBMM’de başlatırken gösteriler yapıldı.
Miting öncesi Çağlayan adliyesi önündeki meydanda yoğun bir polis barikatıyla kuşatıldı. Adliyeye ve çevresine çok sayıda polis yerleştirildi. Binlerce kişi küçük bir alana sığmadı.
Avukatlar “Faşizme karşı omuz omuza”, “kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”,” Savunma susmadı susmayacak, hak hukuk adalet” sloganları attı.
Çağlayan mitingine birçok konfederasyon ve sendika, meslek örgütleri, demokratik kitle örgütü, siyasi parti temsilcilerinin destek verdiği açıklandı.
DURAKOĞLU: SİZİ PARÇALAYACAĞIZ DEDİLER
İstanbul Baro Başkanı Durakoğlu: “Hukukçular siyaset konuşmasın istiyorlar. Konuşacağız… Bu bir FETÖ projesidir. Sonuna kadar mücadele edeceğiz.” Dedi.
Durakoğlu’nun konuşmalarından bazı bölümler şöyle:
“Bu işin sonu yok. Hep birlikteyiz bugün. Yapmayın, bölmeyin bizi dedik. 80 baro bir araya geldik. Çekin bu teklifi dedik. Gelin konuşalım, bunlar değil sorunlarımız dedik
“Bu teklif avukatların sorunlarını içermiyor dedik. Bir virüs süreci yaşadık. Bürolarımızı kapattık. Gelin bunları konuşalım dedik. Dosyalarımızı bize göstermiyorlar. Bizden saklıyorlar. Niye bunun avukatlığını yapıyorsun denilerek sorgulanıyor. Avukatların kimisi açlık grevinde kimisi ölüm grevinde avukatlar. Gelin bunları konuşalım dedik. Hiç konuşulmayanları konuşalım. Sizi parçalayacağız dediler. Adliyelerdeki odalarınızı artıracağız dediler. Her görüşten 80 barodaki arkadaşımız ortak metne imza attı. Bize ‘siz siyaset yapıyorsunuz’ dediler. Biz siyaset yapmadık. Allah aşkına siyasetin suç olduğu bir yer söyler misiniz bana. Hukukçular siyaset konuşmasın istiyorlar
‘BİZ AVUKATIZ, BİAT ETMEYİZ’
“Bunları engellersen, susturursan burası hukuk devleti olmaz. Adaleti sağlayanlar avukatlardır. Bize tahammül edeceksin. Avukat olmazsa, onun örgütlü gücü barolar olmazsa, yıkılır İstanbul Sözleşmesi. İşkence yeniden hortlar. Yaşanası bir dünya ararsın kendine. Bunları para için yapmıyoruz. Üç kuruş için gece yarıları sorgulara giriyoruz. Ne çektiğimizi biz biliriz. Ankara’ya söylüyorum: Barolar susmaz. Bunu bilmeli Ankara. Yaşamı değiştirelim. Yasayı değiştirelim. Gel konuşalım dedik. Yargıyı FETÖ’ye teslim ediyorsunuz dedik. FETÖ diyemezsiniz dediler, o bizim muhterem hocamız dediler. Yapmayın diyoruz yine. Bu ülkenin avukatları alarak bizi hiç Allah affetsin demedik. Gördüklerimizin karşılığı bu mu? Bizi göreceksiniz. Biz avukatız biat etmeyiz.
‘BU BİR FETÖ PROJESİDİR’
“Yazın bugünün tarihini. Bu bir FETÖ projesidir. Unutun, terk edin bunu. Sembolik bir yürüş yaptık. Baro balkanları Ankara’ya giremedi. Bağırmak istiyorum: Baro başkanları Ankara’ya giremedi. Bir zulümden, bir polis devletinden söz ediyorum. Kendilerine de seslendik: Biz buradan dönemeyiz. Dönersek meslektaşlarımızın yüzüne bakamayız. 28 saat sonra açmak zorunda kaldılar. Çünkü eğer açılmazsa barikatlar size iki saat süre veriyoruz dedik. Bütün avukatları buraya çağırırız dedik. Bu ülkenin dirence ihtiyacı var. Korku iklimine teslim olmayacağız. Demokrasiye daima inancımız olacak..
‘SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ’
“Bu teklif Meclis’e sunuldu. Bilmedikleri bir şey var. Bunların en fecisini darbeciler yaptı. İstanbul Barosu’nun kapısına mühür vurdular. Kapattıklarını zannettiler. Avukatlar kırıp attı o mührü. O dönem baro başkanımız Orhan Apaydın’ı şehit verdik. Baroları sindiririz sandılar. Bambaşka bir şey gelişti. Mücadele kodu gelişti. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Yargı bağımsızlığı, toplum için, halk için mücadele edeceğiz.”
emek.org.tr