“Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!”
…
Özelleştirme yoluyla kamu mallarının yandaş sermaye tarafından nasıl talan edildiği açığa çıktı: Bor Şeker fabrikası yapılan yolsuzluk. Bu yolsuzluk, sermaye grubunun pişkinliğini, yağma hırsını ve AKP destekli cesaretini de ortaya koyuyor.
“Paramız yetmedi. Aldık, sattık, ne var bunda? Şükredin”
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından yapılan ihalede Bor Şeker Fabrikası’nı satın alan Doğuş Yiyecek İçecek Hizmetleri Şirketi’nin (Doğuş Gıda) fabrikayı devraldıktan bir gün sonra DLS İnşaat Şirketi’ne sattığı ortaya çıktı. Fabrikayı başka bir firmaya sattıklarını doğrulan Doğuş Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Karakan, “Paramız yetmedi. Aldık, sattık, ne var bunda? Şükredin” ifadesini kullandığı bildiriliyor.
İhalenin iptal edilmesi gerekiyor
İhale şartnamesine göre, şeker fabrikaları alıcı firmanın kontrolünde olmayan bir şirkete devredilemez. Bu kanunsuz devrin bir an önce iptal edilmesi gerekiyor. Böyle hileli satışa göz yuman Özelleştirme İdaresi Başkanı Ahmet Aksu ile ilgili nasıl bir işlem yapılacağı ise bilinmiyor. Hileli satışla birlikte özelleştirme ihalelerinde Türkiye’de bir ilk yaşandı. Bor Şeker Fabrikası, özelleştirme ihalesine girmeyen bir firmanın kontrolündeki şirkete devredilmiş oldu.
Dişli Ailesi’nin inşaat şirketi
Dünya Gazetesi’nden Kerim Ülker, Bor Şeker Fabrikası’nı satın alan Doğuş Gıda’nın, fabrikayı DSL İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye devretmek için resmi kurumlara başvurduğunu yazdı.
Ülker’in haberine göre, anlaşma sağlanır ve Rekabet Kurumu başta olmak üzere resmi kurumlardan onay çıkarsa 6 ay içinde Bor Şeker, ikinci kez el değiştirmiş olacak.
2011 yılında kurulan DSL İnşaat Sanayi ve Ticaret şirketinin sermayesi 100 bin TL. İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre şirketin meslek grubu konut inşaatı olarak gösteriliyor. Şirketin sahipleri ise kamuoyunun yakından tanıdığı Dişli Ailesi.
Sırmagrup Yönetim Kurulu Başkanı Davut Dişli’nin oğlu Emir Haktan Dişli’nin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu şirkette Sadık Enes Dişli Başkan Yardımcısı, Eren Ali Dişli ise yönetim Kurulu Üyesi olarak görünüyor. 2017 yılında evlenen Emir Haktan Dişli’nin nikah şahidi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmuştu.
Skandal satış nasıl gerçekleşti?
6 Nisan 2018 tarihinde yapılan ihalede, Bor Şeker Fabrikası için 8 teklif verilirken, fabrika açık artırmada 336 milyon TL ile en yüksek teklifi veren Doğuş Çay’ın sahibi olan Doğuş Yiyecek ve İçecek Üretim Sanayi Ticaret A.Ş.’ne satıldı.
Doğuş Gıda, 5 aydır devralmadığı Bor Şeker Fabrikası’nı devraldıktan bir gün sonra hileli bir şekilde başka bir firmaya sattı. Şeker fabrikalarını alan firmaların üretimi amaçlamadıkları ortaya çıktı.
Doğuş Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Karakan, Bor Şeker Fabrikası’nı başka bir firmaya sattıklarını doğrularken, “Paramız yetmedi. Aldık, sattık, ne var bunda? Şükredin” şeklinde bir savunma da getirdi.
Ticaret Sicil Gazetesi’ne göre 13 Eylül 2018’de ‘Bor Şeker Anonim Şirketi’ kuruluyor. Bor Şeker Fabrikası da geçtiğimiz Perşembe günü bu şirkete devrediliyor. Şirketin ortaklık yapısı ve imtiyazlı hisse dağılımı, Bor Şeker Fabrikası üzerinde nasıl bir operasyon çekildiğini belgeliyor. Bor Şeker Anonim Şirketi, Doğuş Gıda ile DSL İnşaat’ın ortaklığıyla kuruluyor. Kurulan bu şirketin yüzde 51’i Doğuş Gıda’ya, yüzde 49’u da DSL İnşaat’a ait. Ancak Bor Şeker Fabrikası’nı devralan Bor Şeker Anonim Şirketi’nin imtiyazlı A grubu hissesi, yüzde 49 paya sahip olan DSL İnşaat’a ait. Yani Doğuş Gıda’nın yüzde 51 payı bulunmasına rağmen şirkette hiçbir söz hakkı bulunmuyor.
Bor Şeker Fabrikası’nın özelleştirme ihalesine girmeyen 100 bin liralık sermayeli bir inşaat firmasına satılması dikkat çekerken, Karakan, fabrikayı kaç liraya sattıklarını ise açıklamadı.
Özelleştirme İdaresinden ses yok!
Özelleştirme İdaresi ve Doğuş Gıda, fabrikanın devrinin yapıldığı şirketle ilgili bilgileri sır gibi sakladılar. Normalde devri yapılan fabrikaları web sayfasından duyuran Özelleştirme İdaresi, Bor Şeker Fabrikası’nın devriyle ilgili hiçbir bilgiyi sayfasına koymadı. Ortaya çıkan bu skandal belgeye göre, Bor Şeker Fabrikası özelleştirme ihalesine girmeyen bir firmanın kontrolündeki şirkete devredildi. Doğuş Gıda’nın bu hileli satıştan ne kadar kâr elde ettiği bilinmezken, 4 milyon lira geçici teminatı da kurtarmış oldu.
Haberlerde görüşlerine yer verilen Avukat Gökhan Candoğan, ihale şartnamesine göre Bor Şeker Fabrikası’nın ihaleye giren üç firmaya devredilmesi gerektiğini belirterek, “Eğer fabrika bu üç firmaya devredilemiyorsa ihalenin iptal edilmesi gerekiyordu. Burada açıkça hileli bir satış var. Özelleştirme İdaresi de bu hileli satışa göz yumarak üç firmanın Hazine’ye gelir kaydedilmesi gereken 12 milyon lirasını kurtarmış oldu. Bu bir satış değil, firmaların 12 milyon lira teminatlarını kurtarmak için yapılan bir operasyondur.” dedi.
Bor Şeker Fabrikası’nda yaşanan durumun büyük bir skandal olduğunu belirten Candoğan, “14 tane şeker fabrikasının iki ay gibi kısa bir sürede alelacele neden satıldığını şimdi daha iyi anlıyoruz. Ortada kötü bir özelleştirme kurgusu var. Durum o kadar vahim ki, bütün kamuoyunun önünde bu hileli satış yapılabiliyor” eleştirisinde bulundu.
emek.org.tr