Türkiye Sivil Havacılık Sendikası’nın (Hava-İş) üst örgütü olan Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu’nun (ITF) genel sekreteri David Cockroft, Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu’ya 6 Ağustos 2012 tarihinde bir mektup göndererek kendisinden şirket yönetimi ile Hava-İş arasındaki uyuşmazlıkların giderilmesi konusunda şahsi sorumluluk almasını talep etti.
Cockroft mektubunda, Cenevre’de geçtiğimiz Mayıs ayında ITF yetkilileri ile Türkiye hükümeti yetkilileri arasında yapılan görüşmelerin ardından Türk Hava Yolları yönetiminin bir çözüme ulaşma konusundaki isteksizliği yüzünden ilerleme sağlanmadığı vurgulanıyor.
Cockroft, ITF’in bu uyuşmazlığa bir çözüm bulunması yardımcı olmayı arzu ettiğini belirtiyor ve Topçu’yu şirket yönetiminin yakın zamanda bir olumlu yaklaşım göstermemesi durumunda sürdürülmekte olan uluslararası kampanyanın küresel düzeyde daha da sertleştirileceği konusunda uyarıyor.
Cockroft, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Şirketin aldığı tutum Avrupa düzeyinde ve küresel düzeyde sahip olduğu liderlik hedeflerle taban tabana zıt ve dünya çapında hem ulaştırma sendikaları hem de diğer aktörlerin gözünde mantıksız ve gereksiz. “Türk Hava Yolları, ILO’nun örgütlenme özgürlüğünü ve hakkını koruyan ve Türkiye’nin de onaylamış olduğu 87 sayılı sözleşmesini ihlal eden bir kanun değişikliğinin protesto eden kadın ve erkeklere yönelik ölçüsüz tasarruflarda bulundu. “Bu koşullar altında işten çıkarılan işçiler ve Hava-İş dünya genelinde bir sempati ve destek alırken, Türk Hava Yolları çok sert eleştirilere konu olmaktadır. Dünya kamuoyundaki bu duyarlılık ve şirketin aldığı tutum nedeniyle ITF 305 işçinin işine iadesini sağlamak ve Hava-İş’in sivil havacılık sektöründe grev yasağına karşı yürüttüğü çalışmaları desteklemek için küresel bir kampanya başlatmış durumdadır. “ITF ve üyesi sendikalar havacılık sektöründe en iyi uygulamalar temelinde iyi işverenlerle çalışmayı ve uçuş emniyeti ve güvenliği ve düşük fiyatlı havayolu şirketlerinin yarattığı rekabet baskısının da aralarında yer aldığı devasa güçlükler konusunda birlikte çalışmayı tercih ederler. “Bu uyuşmazlığın süresi daha şimdiden iki ayı aşmış durumdadır. Türk Hava Yolları yönetiminin, tarafları tatmin edecek bir çözüm bulmak için iyi niyetli bir yaklaşımla diyaloga girerek kaybedeceği hiçbir şey yoktur ama kazanacağı çok şey vardır.”
Kaynak: Hava-İş, Emek.org.tr