İstanbul’da bulunan Yeniköy Parkı’ndaki halk toplantısına AKP’li oldukları belirtilen bir grup gerici-faşist saldırdı.
Yeniköy muhtarı Engin Cevahiroğlu’nun saldırıyı organize ettiği ve Yeniköy halk toplantısındaki kişilere ‘siz din düşmanısınız, ibadethane düşmanısınız’ gibi cümleler kurduğu iddia ediliyor.
Toplantının yapıldığı alana gelerek önce “tencere tava çalmayın” diye tehdit edenler bir süre sonra yeni gelen gruplarla birlikte “Allah-u ekber” sloganlarıyla ellerinde bıçaklarla direnişçilere saldırdı. Saldırıda bir kişinin yaralandığı belirtiliyor.
Yeniköy muhtarı Engin Cevahiroğlu’nun 1958 yılında yıkılan bir camiiyi, yeniköy parkı’na yeniden inşat etmek için çalışmalarıyla biliniyor.
Saldırıyı yapanların Twitter’da konuyla ilgili küfür içerikli tweetler attıkları ifade ediliyor.
Gazeteci Sibel Yerdeniz’in Yeniköy parkı forumunda yaşanan saldırıya dair Twitter’dan aktardıkları:
Saat 21.00 gibi Yeniköy Parkı’nda forum olduğunu duyduk ve benim evime yakın olduğu için ben de oraya gittim bu akşam. İzlemek istiyordumDaha başlamadan esnaftan bir kaç kişi “burada oturmayın, gidin burada istemiyoruz” dedi.Biz de “siz de gelin, sohbet edeceğiz, birbizimizi tanımak istiyoruz…” dedik. İki saat kadar sürdü, 22.00 gibi yeniköy muhtarı olduğunu söyleyen biri geldi 7-8 kişiyle birlikte ve dinlemeye başladılar. Biz de onu dinlemek istedik…Orada bir cami projesi varmış, ona muhalefet olarak algıladıklarını anladık ve öyle olmadığını söyledik. Tabii onlarca kafadan onlarca ses çıkıyordu…Bir ara büyük bir konvoy araçlarla yakınımızdaki caddeden geçti slogan attılar ve havaya silah sıktılar. Ben biraz tedirgin oldum ama grubun çoğunluğu sakindi ve devam etme kararı aldılar.23.00 gbi ayrılmak için ayağa kalktığımızda muhtarın yanındaki ekip çoğaldı ve “yarın sizi burada istemiyoruz gelmeyin!” diye tekrarladırlar.”Neden?” diye sordum, “Siz Yeniköy’lü değilsiniz buraya Rum’ların peşine takılıp gelmişsiniz” dedi!”Ben de bir muhtar olarak (ve de insan) bu şekilde konuşmasının çok yanlış olduğunu söyledim ama… artık çok geçti :(( bir sürü provokatör vardı ve herkes bir ağızdan bağırıp çağırıyordu.Engele olamadık, bir anda karıştı, saldırganlar deliler gibi bağırıyordu :(( araya girmeye çalıştık ama mümkün değildi.O arbede ile grup ikiye üçe bölündü ve herpsi birbirine girdi esnaf bıçak ve sopalarla dükkanlardan çıkıp koştu…”Bizim arabamız yakın olduğu için uzaklaştık çine girip 155’i aradım iki kere acil çağrı yaptım ama gelen olmadı :(( sonra arabalara saldırmaya başladılar. Yoldan geçen arabalar çaresiz korna çalmaya çalıştır.Biz onlar arabalara da saldırmaya başlayınca yardım çağırmak ve duyurmak için uzaklaştık.Çok çok vahimdi! Geri dönmedik çünkü arabamızı tanıyorlardı :(((…Hâlâ “Rumların peşine takılıp geldiniz, burada cami yapılmasını istemiyorsunuz, ağaç istyorsanız Koç’un arazisine gidin!” diyen insanlara derdimizi anlatmaya çalıştığımız bir ülkede yaşıyoruz, ve bununla tektat tekrar yüzleşmek zorunda kalıyoruz.Gençlerin orada ‘grubu’ işaret ederek ‘acımayın, vurun!” diye avaz avaz bağırmalarını ve çocukların anne babalarına bir şey olacak diye için çığlık çığlığlığa ağlalamarını dehşetle izledim!Son söz: En başından ‘burada oturmayın’ diyenlerden en son sopa ve bıçaklarla lince girişenlerin bütün söyledikleri Başbakan!ın ekranlardan söyledikleriydi. Tıpa tıp aynısı ne bir eksik ne bir fazla!Çok yazık
Emek.org.tr