İstanbul Sabiha Gökçen Hava Limanında güvenlik işinde çalışan işçiler, kendilerine dayatılan kötü çalışma koşullarını reddediyor. LİMAK Turizm ve Güvenlik işçileri bir direniş geliştirmektedirler. Bu direnişle işçiler, işvereni meşru ve yasal hakları konusunda uyarıyorlar.
Görüştüğümüz Hava-İş sendikası yetkililerinden aldığımız bilgiye göre, olayın gelişim nedeni ve seyri şöyledir:
LİMAK Turizm ve Güvenlik şirketi, yeni bir çalışma ve eğitim düzeni geliştirmek istiyor. Bunu da işçilerin önüne koyduğu sözleşme belgesiyle bağıtlamak istemektedir. Aynı zamanda LİMAK Turizm ve Güvenlik şirketi işçileri, izin günleri eğitim alacaklar ve eğitime gitmeyen diğer işçiler ise günde 12 saat çalıştırılacaklardı.
Şirketin işçilerle yapmaya çalıştığı yeni iş sözleşmesinde, işçilerin onaylamadığı bir maddeye de yer veriliyor. Ve işçiler bunu çok önemsiyorlar. Bu maddeye göre, işveren işçileri şirketin herhangi bir bölümünde istediği işte ve gösterdiği ünvanla çalıştırma serbestliği hakkına kavuşabiliyor. Yani işçinin iş unvanı, işyeri ve işinin adı belirsiz, dolayısıyla yarın nerede ve hangi haklarla çalışacağı belirsizleşecektir. Bugün var olan bir iş ve ona bağlı haklar, yarın olmayabilecek… İşveren lehine belirsizlik sağlıyor yani…
Dolayısıyla işçiler, eğitime ve fazla süre çalışmaya iki gündür “HAYIR” diyor. Bu üç konu dışında ilginç bir bilgiyi de anımsatalım.
Çalışma Bakanlığının Hak, Adalet ve Demokrasi anlayışı ve davranışına örnek:
Hava-İş sendikasının meşru sendikal yetki hakkı, Çalışma Bakanlığı tarafından 7 aydan beri engelleniyor!
LİMAK Turizm ve Güvenlik şirketi, Fenerbahçe spor kulübü yöneticilerinden Nihat Özdemir’in aile şirketlerinden birisidir. Yani Sabiha Gökçen Hava limanında Hava-İş sendikası ve üyeleriyle, iki yıldan beri mücadele içinde olan şirkettir.
Güvenlik şirketinde yaklaşık 450 işçi çalışıyor ve işçilerin çoğunluğu Hava-İş sendikasına üyedir. Çalışma Bakanlığına Mayıs 2012 tarihinde sendikal yetki için başvurulmuş. Ancak hükümetin yeni yasal çalışmaları gerekçe gösterilerek, sendikaya yetki hakkının tanınması oyalanmış ve bugüne kadar sarkmış.
İşçiler haklı olarak işverenin önlerine koyduğu sözleşmeyi reddeden işçiler, sendikalı oldukları için yeni Toplu İş sözleşmesi yapılması gerektiğini ve sözleşmenin esas o zaman anlamlı ve geçerli olacağını savunmaktadırlar.
Dolayısıyla işverenin yeni bireysel sözleşmesini imzalamıyorlar. Aynı zamanda “zamanı iyi planlanmamış eğitim ve fazla mesai adı altında dayatılan uzun süreli çalışmaya da ‘hayır’ “ diyerek haklı bir direnç göstermektedirler.
Bu direnişten dolayı, hava limanı güvenlik işleri aksamakta, yolcuların aldığı bazı hizmetlerde de önemli gecikmeler ve yavaşlamalar yaşanmaktadır.
LİMAK Turizm ve Güvenlik işçileri, bu dayatmaları kabul etmeyerek izinlü günlerinde eğitime çıkmadılar. Bu tavır üzerine işverenle yapılan toplantılarda bu uygulama geri çekildi.
Emek.org.tr