Yargıtay, yurt dışındaki bir işyerinde, yabancı uyruklu işçilerin saldırısı sonucu yaralanan işçiye, manevi tazminat ödemesine karar verdi.
Kazakistan’ın Tengiz bölgesindeki işyerinde belirli süreli iş sözleşmesiyle çalışan bir kişi, yerel mahkemeye dava açarak, işverenin gerekli emniyet tedbirlerini almaması sebebiyle gerçekleşen olayda yaralandığını ve daha sonra da gerekli can güvenliğinin sağlanmaması sebebiyle sözleşmesinin sona erdiğini belirtti.
Olayın ardından maddi ve manevi olarak zarar gördüğünü ve kusuru olmaksızın sona eren hizmet sözleşme nedeniyle bakiye ücretlerinden mahrum kaldığını ifade eden davacı, yabancı uyruklu işçilerin saldırısı sonucu yaralanması nedeniyle acı ve üzüntü duyduğunu belirterek, manevi tazminat talep etti.
İşveren ise çalışma ortamının güvenliğinin sağlandığını, davacının yurda dönmek istemesi nedeniyle akdin sona erdiğini savundu. İşveren ayrıca akdin davacı tarafından bozulduğunu, kavgadan dolayı işverenin bir kusurunun bulunmadığını, manevi tazminat isteminin koşullarının da oluşmadığını öne sürerek, davanın reddini istedi.
‘İşverenin gözetme borcu var’
Davaya bakan yerel mahkeme, manevi tazminat koşullarının oluşmadığına karar vererek, talebi reddetti. Bunun üzerine çalışan davayı Yargıtay’da temyiz etti. Temyiz dilekçesinde, iş sözleşmesinin işverene, gözetme borcu, işçinin iyiliği ve çıkarları doğrultusunda davranma, işçiye zarar verebilecek davranışlardan kaçınmak, tehlikeleri önlemek borçları yüklediği belirtilerek, işyerinde iş güvenliği önlemlerinin alınmasının, işverenin gözetme borcu kapsamında yer aldığı ifade edildi.
İşyerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmaması nedeniyle zarar gören işçinin, işveren aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açma hakkına sahip olduğuna işaret edilerek, bunun yasal dayanağının Borçlar Kanunu’nun 46 ve 47. maddeleri olduğuna işaret edildi.
Ayrıca, İş Kanunu’nun ”iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olması” halinde haklı fesih hakkı verdiği de vurgulandı.
‘Zararın ağırlığına göre tazminat verilecek’
Davayı görüşen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin manevi tazminat talebini reddeden kararı bozdu. Yargıtay, kararında, davalı işverenin çalışanları gözetme ve koruma borcu kapsamında işyerinde gerekli güvenlik önlemleri almadığı belirtilerek, davacının işyerinde yabancı uyruklu işçilerin saldırısı sonucu yaralandığının anlaşıldığı ifade edildi.
Kararda, Borçlar Kanunu’nun 47. maddesine göre cismani zarara uğrayan kişiye zararın ağırlığına ve diğer tazminat ögeleri dikkate alınarak yargıç tarafından adalete uygun bir tazminat verilmesi gerektiğine hükmedildi.
Kaynak: 22 Eylül 2012/Cumhuriyet