Madenlerde ölümler devam ediyor

Sermaye güçlerinin kar hırsı, toplumsal kurumların sorumlu davranmamaları, hukuk sisteminin geriliği, işçiyi madene mahkum eden işsizlik-yoksulluk, taşeron sistemi vb. nedenler toplamının yol açtığı madenlerdeki yaralanmalı ve ölümlü kazaların önü alınamıyor. Soma katliamından sonra bu güne kadar 20’den fazla madenci yaşamını yitirdi. TMMOB-Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu açıklamasına göre, özellikle hukuki alt tapının değiştirilmeden üretime devam […]

Sermaye güçlerinin kar hırsı, toplumsal kurumların sorumlu davranmamaları, hukuk sisteminin geriliği, işçiyi madene mahkum eden işsizlik-yoksulluk, taşeron sistemi vb. nedenler toplamının yol açtığı madenlerdeki yaralanmalı ve ölümlü kazaların önü alınamıyor.

Soma katliamından sonra bu güne kadar 20’den fazla madenci yaşamını yitirdi.

TMMOB-Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu açıklamasına göre, özellikle hukuki alt tapının değiştirilmeden üretime devam edilen madenlerde; taşeron sisteminde ısrar edilmesi sonucu önlemler alınmamakta ve kazalar yaşanmaya devam etmektedir.

MMO açıklamasında vurgulanan olgu, Soma katliamının üzerinden 3 ay geçmesine rağmen, sorunların çözümüne yönelik önlemlerin alınmaması oldu.

12 Ağustos 2014 günü Zonguldak maden ocağında gerçekleşen kaza sonucu göçük altında kalan 9 işçi sağ kurtarılmış, ancak madenlerin içler acısını ve kar hırsının nelere mal olacağını da gözler önüne bir kez daha sermiştir.

MMO açıklamasında sistem ve bakanlık eleştirilirken, kazaların yaşanmaması için madencilik sektörünün ve aktörlerinin katılımıyla çalışmaların hızla gerçekleştirilerek yeni düzenlemelerin yapılması önerilerek “Soma bir milad olmalı ve madencilik politikaları, mevzuatı ve uygulamaları tümüyle gözden geçirilmeli ve yeniden düzenlenmelidir. Ancak bu çalışmalar sırasında geçmişte olduğu gibi meslek odaları, üniversiteler ve sendikalar dışlanmamalıdır.” Denilmiştir.

MMO nın yaptığı açıklamanın tam metni şöyledir:

 SOMA FACİASININ 3. AYINDA YİNE RÖDEVANS YİNE TAŞERON YİNE KAZA

Soma faciasının üzerinden 3 ay geçmesine rağmen sorunların çözümüne yönelik hiçbir önlem alınmaması ve hiçbir çalışma yapılmaması nedeniyle kazalar devam etmektedir.

Soma faciasından sonra başta Şırnak olmak üzere pek çok ilimizde meydana gelen kazalarda 20`yi aşkın maden emekçisi yaşamını kaybetmiştir. Uhdesi TTK Genel Müdürlüğünde bulunan ruhsatlı sahada Dilaver mevkiinde özel sektör tarafından rödevans yöntemiyle üretim yapılan  sahada alt işveren tarafından işletilmekte olan yeraltı kömür ocağında 12 Ağustos 2014 tarihinde 00:00-08:00 vardiyasında saat 03:00 sularında meydana gelen göçük nedeniyle ocakta çalışan 9 işçi göçük arkasında mahsur kalmışlardır. İlk aşamada işyerinin kendi imkanlarıyla başlatılan kurtarma faaliyetleri daha sonra tahlisiye ekiplerinin gelmesiyle 14 saatlik özverili bir çalışmanın sonucunda başarıyla tamamlanmış ve 9 işçimiz sağ olarak kurtarılmışlardır.

Kazanın meydana geldiği ocakta ÇSGB tarafından 14.11.2013 tarihinde yapılan teftiş sonucunda işin durdurulmasına karar verilmiş ve daha sonra işverenin noksanları gidermek için talebi üzerine Mayıs 2014 tarihine kadar süre verilmiştir. 6331 sayılı kanunun 25. maddesine göre çıkarılmış yönetmelik hükümlerine göre işin durdurulmasını sağlamakla görevli mülki amirliğin gerekli işlemi yapmayarak olayın meydana geldiği ocakta kaza tarihine kadar herhangi bir işlem yapmamış olması bir hayli düşündürücüdür.

Yaşanan son kazanın meydana geldiği ocağın TTK tarafından rödevans yöntemiyle özel sektöre devredilmesi ve üretiminde özel sektör tarafından taşeron marifetiyle yapılması maalesef ki bizleri bir kez daha haklı çıkarmıştır. Sektörümüzde yaşanan iş kazalarının ana nedeni küresel politikalar sonucu uygulanmakta olan özelleştirme ve taşeronlaştırma uygulamalarıdır.  Bu uygulamalara son verilmeden iş kazalarının önlenmesi ve ülkemiz madencilik sorunlarının çözümü mümkün değildir. Kazaların sistemsel nedenleri açık ve net olarak belli olmasına rağmen mühendislerin, iş güvenliği uzmanlarının, teknik nezaretçilerin ve diğer teknik elemanların mahkemelerde sorumlu olarak gösterilmesi yaşanan en büyük haksızlıktır.

Madencilik sektörü, doğası gereği özellik arz eden ve bu nedenle bilgi, deneyim, uzmanlık ve sürekli denetim gerektiren dünyanın en zor ve riskli iş koludur. Özellikle yeraltı kömür madenciliği, işçi sayısı başına düşen kaza ve ölüm sıralamasında bütün sektörlerin başında yer almaktadır. Soma Faciasının 3. ayında Soma`da yaşamını kaybeden maden emekçileri ile birlikte Kozlu, Karadon, Dursunbeyli, Kemalpaşa, Gediz, Küre, Ermenek, Sorgun, Armutcuk ve diğer tüm maden işletmelerinde meydana gelen iş cinayetlerinde yaşamını kaybeden tüm maden emekçilerini ve meslektaşlarımızı saygıyla anıyoruz.

Soma ve benzeri faciaların bir daha yaşanmaması için Soma bir milad olmalı ve madencilik politikaları, mevzuatı ve uygulamaları tümüyle gözden geçirilmeli ve yeniden düzenlenmelidir. Ancak bu çalışmalar sırasında geçmişte olduğu gibi meslek odaları, üniversiteler ve sendikalar dışlanmamalıdır. Maden Mühendisleri Odası olarak tüm üyelerimizle birlikte bu çalışmalara katkı vermeye hazır olduğumuzu bildiririz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu13 Ağustos 2014, Ankara

Emek.org.tr

 

İlgini çekebilecek diğer içerikler