Eğitim-Sen’in çağrısıyla mesleğine, onuruna ve geleceğine sahip çıkan binlerce eğitim emekçisi Ankara’da bir araya geldi. Tandoğan’da buluşarak, Milli Eğitim Bakanlığı önüne yürümek isteyen eğitim emekçilerine Kızılay’da polis tazyikli su ve gaz bombasıyla saldırdı.
[textblock style=”3″]Polis saldırılarının görüntülerinin tamamına ulaşmak için tıklayın.[/textblock]
14:44 – Polisin yeniden saldırdığı ve gözaltılara başladığı, kitlenin Tandoğan’a yöneldiği belirtiliyor.
14:40 – Polis yeniden öğretmenlere dağılma yönünde anons yapıyor. Saldırı hazırlığı var
14:37 – Öğretmenlerin GMK Bulvarı’nda eylemi sürüyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi su tankerleri ise TOMA’lara su takviyesi yapıyor.
14:29 – Eğitim emekçileri gürültü eylemi yapıyor.
14:16 – Saldırının ardından bir araya gelen Eğitim-Sen üyeleri: “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam!
14:14 – Polis sokakların başlarını 15-20 kişilik gruplar halinde tutuyor. Öğretmenler sık sık bir araya geliyor, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları yükseliyor.
13:45 – Polisin saldırısının ardından eğitim emekçileri ara sokaklara çekildi. Direniş devam ediyor.
13:30 – Polis gaz bombalarıyla saldırıya geçti, eğitim emekçileri direniyor!
13:56 – Polisin saldırısı devam ediyor, eğitim emekçileri ara sokaklara çekildi. Direniş sürüyor.
13:15 – Polis kasklarını taktı, saldırı hazırlığı yapıyor.
12:58 – Polisin dağılın çağrısına eğitim emekçileri sloganlarla karşılık veriyor.
12:30 – Tandoğan’dan yürüyen emekçilerin önü Kızılay’da polis barikatıyla kesildi.
Barikatta iki TOMA yer alıyor.
Eğitim-Sen’in çağrısı şöyleydi:
“Milyonlarca çocuğumuzu, öğretmenimizi ve velilerimizi ilgilendiren eğitimle ilgili birileri kapalı kapılar arkasında pazarlıklar yapıyor, pastadan kimin daha büyük pay alacağının kavgasını veriyor.
Onların kavgası rant kavgası; bizim kavgamız eşit, parasız, bilimsel, demokratik eğitim hakkı kavgası!
Onların kavgası, yok sayma kavgası; bizim kavgamız pedagoji biliminin ve en temel insan hakkı olan anadilinde eğitim kavgası!
Onların kavgası, karma eğitimi ortadan kaldırma kavgası; bizim kavgamız, gericiliğe karşı “KIZLI-ERKEKLİ”, bilimsel, kamusal eğitim kavgası!
Onların kavgası, öğretmenleri ‘ücretli köleler‘ olarak güvencesizliğe mahkum etme kavgası; bizim kavgamız, tüm öğretmenlere kadrolu atama, güvenceli çalışma kavgası!
Onların kavgası, 4+4+4 ile birlikte çocuk işçiliğini ve çocuk gelinleri büyütme kavgası; bizim kavgamız, çocuklarımızı karanlığa teslim etmeme kavgası!
Yarın herkes susacak eğitim ve bilim emekçileri, öğrenciler ve veliler konuşacak!”