İşçi sınıfının Birlik, Dayanışma ve Mücadele günü, 2013 1 Mayıs’ı yaklaşıyor.
1 Mayıs görkemli kitlesel kutlamalar için hazırlıklar başladı. Emekçilerin yaşama ve çalışma alanlarında 1 Mayıs hazırlıkları yoğunlaşarak sürüyor. Afişler yapıştırılıyor, bildiriler dağıtılıyor, konserler, piknikler düzenleniyor, direniş yerlerinde dayanışma eylemleri ve çağrıları yapılıyor…
Emek.org.tr olarak biz de mikrofonu direnen işçi ve emekçilere uzatıyoruz.
Direnişi 85 gündür kararlılıkla sürdüren, kimisi 10 yıllık, kimisi 2,5 yıllık hatta kimisi daha 8 ayını doldurmuşken düşük ücretlere, uzun çalışma koşullarına, angarya çalışmaya; keyfi sürgünlere ve işten atmalara karşı çıktığı için işten atılan ve sendikalı olma mücadelesini sürdüren direnişçi Yurtiçi Kargo işçilerinden Zeynal Ertem, Murat Doğan, Veysel Sıldır, ve Murat Özaslan ile röportaj yaptık.
İstanbul-Haramidere Yurtiçi Kargo depo yanında direniş çadırını kurarak, bulundukları alanı eylem alanına dönüştüren işçiler, işyeri depo ve yakın sokaklar başta olmak üzere, dört bir yanı duvar yazılarıyla doldurmuş.
‘Sendikalı olduktan sonra hakkımızı aramayı, mücadele etmeyi öğrendik. İşçilerin gücünü öğrendik’ diyen işçiler, bugüne kadar Fransız Konsolosluğu işgali gibi eylemlere imza attı.
Direnişteki işçilerle hala çalışmaya devam eden işçiler arasında ki bağı kesmek isteyen işverenin ‘selam vermeyin, konuşmayın, görüşmeyin, onlar terörist gibi’ söylemleri yanı sıra, işçilerden savunma alma baskı sonuç vermemiş ve işten atma tehditleri de işe yaramamış. Hatta işi o kadar büyütmüş ki, çadır yanındaki araç giriş kapısına bile büyük bir kapı yaptırmış işveren.
İşçiler, kendileriyle görüşen çalışan her işçiden savunma istendiğini ve işten atma tehditleriyle karşılaştıklarını duyunca müdürlerin toplantısına biraz yumurta katmış.
Mahalle halkıyla da dostluk ilişkileri kuran direnişçi işçilere, dayanışma kapsamında sürekli yiyecek-içecek geliyor. Bir eylem sonrası polisin işçileri gözaltına alma çabasına karşılık, mahalle halkının işçilerin etrafına çember oluşturarak yaklaşık 4 saat boyunca teslim etmediğini öğreniyoruz.
Sözü direnen Yurtiçi Kargo işçilerine bırakalım.
… … …
Emek: Direniş ne zaman başladı?
Veysel Sıldır: Direnişimin 85. Günündeyiz. Çalışma koşullarımız oldukça ağırdı. Bazı arkadaşlarımız sabah 05:00, bazılarımız 06:00, bazılarımız ise 08:00’de geliyorduk. Fakat çıkışımız belli değildi. Çalışma saatlerimiz oldukça uzundu. Bizde toplu bir şekilde öncelikle sendikalı olarak hakkımızı alacağımızı ve çalışma koşullarımızı düzelteceğimizi düşünerek 5-6 ay DİSK Nakliyat-İş’te örgütlenmeye başladık.
Biz eskiden gece 03:00’de geliyorduk ve gündüz 15:00’de işten çıkıyorduk. Çocuklarımızın, ailemizin yüzünü göremiyor, vakit ayıramıyorduk.
Emek: Şu an nerelerde direniş var?
Veysel Sıldır: İstanbul-Haramidere bünyesinde ortalama 350-400 işçi çalışıyor. Şuan direniş Haramidere aktarma başta olmak üzere Kadıköy aktarma, Çayırova aktarmada var. Yine Altunizade’de işten çıkartılan bir arkadaşımız var. O da Kadıköy merkezdeki arkadaşlarla birlikte direnişi sürdürüyor. Ankara’da ve Konya’da da direnişimiz var.
Emek: İşveren baskısı var mıydı?
Veysel Sıldır: İçerideki arkadaşlarımıza direnişimiz başladığı süreçte dışarıda ki arkadaşlara “onlarla görüşmeyin, dışarıdakilere selam vermeyin, onlar terörist” diyorlardı. Sendikalı olmayı, hakkını aramayı terörist olmak gibi gösteriyorlardı. Arkadaşlarımız ise o yapıyı yıktılar. Bizlere selam veriyorlar, konuşuyorlar ve artık sendikalı olduklarını biliyorlar.
Zeynal Ertem: Çadırımıza gelen bir arkadaşımız geldiğinde hemen savunma istendiği arkadaşlar söylüyordu. Arkadaşlarımızı işten atmak için bahane arıyorlar.
Emek: Direniş sürecinizi anlatır mısınız?
Murat Özaslan: Fransız konsolosluğuna gittik. Şirketin %25’i Fransız şirket GPOST’a ait olduğu için konsolosluk önünde basın açıklaması yaptık. Fransa’da ki GPOST’dan randevu istedik. Talebimiz karşılanmadı. İkinci gün gittiğimiz de ise Fransız konsolosluğuna girerek talep ettik.
Arkadaşlarımıza baskı yapıldığını ve müdürlerin kendi aralarında konuya ilişkin toplantı yaptığımızda omlet yapılması için biraz yumurta gönderdik. Sendikalı olduktan sonra hakkımızı aramayı, mücadele etmeyi öğrendik. İşçilerin gücünü öğrendik.
Zeynal Ertem: Direnişimizin içeride ki çalışan arkadaşlarımız açısından da birçok kazanımı oldu. Örneğin biz 21:00’dan aşağı işten çıkamazken şuanda 20:00’da çıkıyorlar. Önceden bu imkansızdı. Biz bazı firmalara giderek Yurtiçi Kargo’yu boykot etmeleri gerektiğini ve kargolarını vermemelerini talep ettik. Bazı firmalar bizi ciddiye alarak kargolarını kestiler.
Murat Doğan: Ortaya çıkan Yurtiçi Kargo’yu Boykot et kampanyamız var. Bunun etkisiyle Yurtiçi Kargo’da alım oldukça azaldı. Kargo vermeyen şirketler var ve işler yavaşladı. Çalışma sürelerinde düzelme oldu. Eskiden ekmek yeniyordu, şimdi kek veriyorlar. Fakat bu ufak şeylere kazanım demek doğru olmuyor. Bunlar geçici haklar ve biz bunun farkındayız Bu sebeple sendikal mücadeleye sonuna kadar sahip çıkıyoruz. Örgütlenme sürecimiz yoğun bir şekilde devam ediyor.
Emek: Direnişe destek ne durumda?
Murat Özaslan: Halkımızın, sendikalardan, uluslararası kitle örgütlerinden destek veriyorlar. Kısa bir zaman önce Fransa’dan ziyarete gelerek dava açacaklarını bildirdiler.
Murat Doğan: Sınıf kardeşlerimiz ile dayanışma içerisindeyiz fakat bu bir aylık süreç içerisinde desteği yeterli bulmuyorum. Birçok dernek, gazete, kurum vs. işçi haklarından bahsetmesine rağmen buranın kapısını dair açmadı.
Ortaya çıkan Yurtiçi Kargo’yu boykot et kampanyamız var. Bunun etkisiyle Yurtiçi Kargo’da alım oldukça azaldı. Kargo vermeyen şirketler var ve işler yavaşladı. Fakat bu ufak şeylere kazanım demek doğru olmuyor. Bunlar geçici haklar ve biz bunun farkındayız Bu sebeple sendikal mücadeleye sonuna kadar sahip çıkıyoruz. Örgütlenme sürecimiz yoğun bir şekilde devam ediyor.
Emek: 1 Mayıs yaklaşıyor duygu ve düşüncelerinizi alabilir miyiz?
Murat Doğan: Düşük ücretlere, uzun çalışma koşullarına, angarya çalışmaya; keyfi sürgünlere ve keyfi işten atmalara karşı bugün sendikal mücadele veriyoruz. Bu direniş ve mücadele kararlığını Türkiye işçi sınıfının 1 Mayıs 1977’den bugüne tarihine yakışır bir şekilde direnişimizi Taksim’e taşımaya gayret edeceğiz.
Veysel Sıldır: Taleplerimizi bir kez de Taksim meydanında tüm işçilerle birlikte haykıracağız. Direne direne kazanacağız.
