FHKC: Devrimci şiddet, topraklarımızın sömürgeleştirilmesine ve haklarımızın gasp edilmesine karşı koymak ve yenmek için zorunludur!

Abu Ali Mustafa Tugayları üyelerinin gerçekleştirdiği Kudüs Har Nov İnstitüsü eylemi ile ilgili Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Merkez Komite üyesi Halil Makdisi FHKC adına yaptığı açıklama: Bugün Kudüs’teki operasyon, işgalin süregelen ırkçı politikalarına ve suçlarına doğal bir yanıttır. Kudüs ve Filistin genelinde gerginliğin yükselmesinden sorumlu olan işgaldir. Her gün Filistinlilerin linç edilmesine, hedef alınmasına, evlerinin […]

Abu Ali Mustafa Tugayları üyelerinin gerçekleştirdiği Kudüs Har Nov İnstitüsü eylemi ile ilgili Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Merkez Komite üyesi Halil Makdisi FHKC adına yaptığı açıklama:

Bugün Kudüs’teki operasyon, işgalin süregelen ırkçı politikalarına ve suçlarına doğal bir yanıttır. Kudüs ve Filistin genelinde gerginliğin yükselmesinden sorumlu olan işgaldir. Her gün Filistinlilerin linç edilmesine, hedef alınmasına, evlerinin yıkılmasına, topraklarına el konulmasına, koloniler inşa edilmesine ve Kudüs’teki Müslüman ve Hristiyanların kutsal mekânlarına yönelik görülmemiş tedbirler alınmasına şahit oluyoruz.

Her gün, binlerce FHKC taraftarı ve bütün Filistin halkımız Kudüs’te ve Filistin genelinde işgale direniyor. İşgalcinin saldırısı sürdükçe bu tür eylemlerden daha fazlası olacaktır. FHKC, işgalin her kurumunu hedef almaya devam edecektir. Filistinliler güvende olmadığı müddetçe Kudüs’te hiçbir yer güvenli olamaz. ‘Güvenlik’, Filistin halkının sırtında inşa edilemez. İşgalin Kudüs’teki saldırılarının tek sonucu, Filistinli yığınların sürekli ve yükselen direnişi olacaktır.

Tek yolumuz direniştir. Filistinlilerin topraklarını kurtarabilecekleri ve haklarını elde edebilecekleri bundan başka bir yol yoktur. Direniş, en başta silahlı direniş ve silahlı mücadele olmak üzere çeşitli mücadele yöntemlerini içerir. Devrimci şiddet, topraklarımızın sömürgeleştirilmesine ve haklarımızın gasp edilmesine karşı koymak ve yenmek için zorunludur.

Ezilen halklar, özgürlüklerini kazanmaya kararlıdır. Filistin halkına karşı saldırılarından dolayı İsrail’den hesap sormak, sözde ‘uluslararası toplum’un sorumluluğudur. ‘İnsanlık dışı’ diye yaftalanması gereken işgalcidir. Tersine, yerleşim inşa etmeleri, cinayetleri, Filistinlilerin haklarına yoğun saldırıları, devamlı İsrail’in, sömürgeciliğin ve emperyalist hegemonyanın yanında saf tutan ABD ve Avrupa Birliği tarafından onay ve suskunluk ile karşılanıyor.
‘Har Nof’ diye adlandırılan yer, aslında 1948 yılında Hagana ve diğer Siyonist terör örgütleri tarafından etnik temizlik yapılan ve yüzlerce Filistinlinin katledildiği Deyr Yasin köyünün yıkıntıları üzerinde inşa edildi.

FHKC, dini bir örgüt değildir ve direnişimiz dini saiklere dayalı değildir. Biz, halkımıza dayatılan yerleşimci sömürgeci projeden Filistin’i kurtarmak için mücadele ediyoruz. İşgalciler ve ırkçılar Filistin toprağına ait değildir; topraklarımızın ve haklarımızın çalınmasının sonuçları ve yansımaları olur ve olmalıdır.

“Beddavi mülteci kampında, Deheyşe mülteci kampında, Gazze’de ve hatta sosyal medyada Filistin halkı tarafından kendiliğinden verilen tepkiler ve gösteriler; Gassan ve Uday Ebu Cemal için slogan atan Filistin’in içindeki ve dışındaki kitleler, Filistin silahlı direnişini ve kurtuluş yolunu sahiplendiler.”

“İşgalin vermesini beklediğimiz yanıt, suç teşkil eden bir yanıttır – bu işgalin doğasıdır. Tüm Ebu Cemal ailesinin tutuklanması, evlerini yıkmakla tehdit edilmeleri, beton bloklar ile abluka altına aldıkları bütün Cebel el-Mukabbir mahallesini terörize etmeleri, şehitlerin kardeşlerinin dövülmesi. Bu insanlar, işgalcinin saldırıları karşısında sahiplenmemiz, korumamız ve ilgilenmemiz gereken insanlardır.

“Filistin içindeki ve sürgündeki Filistin halkına mesajımız şudur, işgalciye karşı 66 yıldır sebatınızı ve direnişinizi korudunuz. Siz güçlüsünüz ve mücadele yolunda devam etme yeteneğine sahipsiniz. Hiç bir güç sizin davanızı tasfiye edemez. FHKC size, davanıza ve haklarınıza olan bağlılığını bir kez daha teyit eder. Tüm Filistinli siyasi güçleri, kahraman Filistin halkının bayrağı altında birleşmeye çağırıyoruz, onların feda ettiklerini korumaya ve yeni bir safhaya ve intifadaya doğru yürümek için birleşmeye çağırıyoruz.”

FHKC, bölgenin ve halklarının pusulasını, bölgedeki mezhepçi savaşlarda n ve kaostan ana meseleye, yani Filistin’e, Kudüs’e, Siyonizm ile emperyalizme karşı koymaya yeniden yönlendirmeye ve odaklamaya kararlıdır. Filistin halen meseledir ve Kudüs bu mücadelenin merkezindedir. Bugün, FHKC’nin Arap halkına bir mesajı var: Sizin savaşımınız emperyalizm ve Siyonizm iledir, birbirinizle değil ve Arap halkının bu parçalanmışlığı sadece sevgili Filistin’inizi sömürgeleştiren işgalciye yarar sağlar. Arap kitleleri uyanmalı ve Arap ulusunun kolektif bilincini asıl düşmana karşı koymak için sarsmalıdır.

FHKC aynı zamanda 1,5 milyar Müslüman kardeşimize mesajını iletmek istiyor: Bizim savaşımız Yahudiler ile değildir ve dine dayalı değildir; adalet, kurtuluş ve anayurda dönüş içindir ve sizin de mücadelenizdir.

Dünya genelindeki Yahudi halkına bugünkü mesajımız ise, Filistin-İsrail çatışmasının asla Müslümanlar ile Yahudiler arasında bir çatışma olmadığıdır. Filistin yüzlerce yıl boyunca Yahudi cemaatine sahip çıkmıştır. Sizinle aramıza giren bu sömürgeci projedir. Dünya genelinde binlerce Yahudi’nin bu mücadelenin gerçek ve samimi sesi olduğunu, boykot hareketlerine öncülük ettiklerini ve her gün Filistin kurtuluş mücadelesine katıldığını biliyoruz. Onların hepsini ayrı ayrı selamlıyoruz. Siyonist söylemin gözlerini boyadığı Yahudilere gelince, İsrail hem Yahudiler hem de Araplar için bir ölüm tuzağıdır. Irkçılık ihtilafları çözemez ve apartheid çözüm değildir. Ezenin değil, ezilenin yanında saf tutmalısınız, sizin adınıza halkımızı ezen Siyonist suçlulara karşı sesinizi yükseltmelisiniz.

Netanyahu ve Yaalon’un halkımıza karşı tehditlerine gelirsek, bunların bir kıymeti harbiyesi yoktur ve zulümle, baskıyla bizi susturacağını ve yeneceğini düşünen ırkçı yerleşimci zihniyeti yansıtıyor. İşgal ile savaş Kudüs ile sınırlı kalmayacak. Filistin’in her bir tarafına ve Filistin sınırlarına yayılacak. Bugün aynı zamanda FHKC, tüm insanların eşitlik ve özgürlük içinde yaşayacağı demokratik bir Filistin kurmak yolunda direnişi desteklemek için çabaları ve mücadelelerini yoğunlaştırmaları için Filistin ile dayanışma hareketine mesaj gönderiyor.

18.11.2014

İlgini çekebilecek diğer içerikler