Bredenkamp: Türkiye; kıdem tazminatı, asgari ücret ve brüt ücret gibi alanlarda en yüksek rakamlara sahip OECD ülkelerinden biri
IMF Türkiye Temsilcisi HughBredenkamp, Türkiye’de asgari ücret ve kıdem tazminatının çok yüksek olduğunu söyledi. Bredenkamp, “Kıdem tazminatı yeni personel almak konusunda adeta bir vergi gibi. Yüksek SSK primleri nedeniyle Türkiye’deki brüt ücretler de OECD ülkeleri içindeki en yüksek seviyelerde. İşgücü piyasasındaki vergi oranları düşürülmeli” dedi.
Bredenkamp, TÜSİAD ve Konrad AdenauerStiftung tarafından ortaklaşa düzenlenen “Küresel Rekabet İçerisinde Türk Ekonomisi Konferansı”nda yaptığı konuşmada, Türkiye’de bir an önce vergi ve sosyal güvenlik reformlarının hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Herşeyden önce işletmelere düşük vergi oranları sağlanması gerektiğine işaret eden Bredenkamp, harcama disiplininin sağlanmasının ve kontrolden çıkmış vergi oranlarının düzeltilmesinin önemine değindi.
İstihdam üzerindeki gelir vergisi ve sosyal güvenlik primlerinde, kriz dönemlerinden kalma bir yükseklik bulunduğuna dikkat çeken Bredenkamp, “Mayıs 2006’daki Sosyal Güvenlik Reformu bu sorunları giderebilirdi ancak Anayasa Mahkemesi’nin kararına takıldı. Bundan sonra, Anayasa Mahkemesi’nin işaret ettiği gerekli düzenlemelerin yapılması ve reformun bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Bredenkamp, Türkiye’nin kıdem tazminatı, asgari ücret ve brüt ücret gibi alanlarda en yüksek rakamlara sahip OECD ülkelerinden biri olduğunu hatırlatarak, “Kıdem tazminatı yeni personel almak konusunda adeta bir vergi gibi. Yüksek SSK primleri nedeniyle Türkiye’deki brüt ücretler de OECD ülkeleri içindeki en yüksek seviyelerde. İşgücü piyasasındaki vergi oranları düşürülmeli” dedi.
Bankacılık sektörünün 5 yıl öncesine göre büyük gelişme kaydettiğini, yabancıların sektöre olan ilgisinin de sevindirici olduğunu belirten Bredenkamp, ancak sigortacılık ve mortgage alanlarında henüz kayda değer bir gelişmenin yaşanmadığını kaydetti. Bredenkamp, önümüzdeki dönemde muhasebecilik standartlarının geliştirilmesi, kalan iki devlet bankasının özelleştirilmesi ve banka denetimlerinin artrıılması gerektiğini vurguladı.
Konuşmasının ardından soruları da yanıtlayan Bredenkamp, Türkiye’de yüzde 6.5 olarak belirlenen faizdışı fazlanın (FDF) yüksek olup olmadığına ilişkin bir soruya karşılık olarak, “Yüzde 6.5 oranındaki FDF sonsuza kadar olmalı diyemeyiz. Hedefin düşürülmesi gerekir, ancak Türkiye’nin henüz o noktaya geldiğini düşünmüyoruz” yanıtını verdi. Bredenkamp, Türkiye-IMF ilişkilerinin devam edip etmeyeceğine yönelik bir soruyu ise şöyle yanıtladı:
“Bu tamamen yeni hükümete kalmış birşey. Önümüzdeki mayısta stand-by anlaşması sona erecek. Bundan sonra IMF ile ne tür bir ilişki istediğine hükümet karar verecek. Biz bu süreçte Türkiye’ye elimizden gelen desteği vermeye hazırız.”
28.06.2007 ANKA (VATAN ARŞİV)
